Montreux Konferansı sonrasında Türk- Sovyet ilişkilerinde bir gerileme
dönemine girildiğini söylemek mümkündür. Özellikle II. Dünya Savaşı’ndan sonra
1925 Antlaşmasını uzatmayan Sovyet Rusya’nın, Boğazlarla ilgili Türkiye
üzerinde yoğun bir baskısı olmuştur. Sovyet Rusya, Dışişleri Komiseri Molotof
vasıtasıyla mevcut Boğazlar rejiminden memnun olmadığını bildirerek bazı
taleplerde bulunmuştur. Özellikle Boğazlar bölgesinin savunulmasının ortaklaşa
yapılması ve böylece Boğazlar bölgesinde Sovyet Rusya’ya askeri üs verilmesi bu
talepler arasındadır. Sovyet Rusya’nın bu yöndeki talepleri ve baskıları gerek
Türkiye basınında gerekse dış basında ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Özellikle dış
basında, Sovyet Rusya’nın bu dönemdeki yayılmacı politikalarını şiddetle eleştiren
ve Türkiye’yi desteleyen yazılar dikkat çekicidir. Türkiye, Sovyet Rusya’nın tüm
baskılarına rağmen, başta Amerika ve İngiltere olmak üzere batılı ülkelerin de
verdiği destekle, Boğazlarla ilgili Sovyet taleplerini reddetmiştir. Boğazlarla ilgili
1945-1946 yıllarında yoğun bir şekilde hissedilen Sovyet baskısı, Stalin’in ölümüne
kadar azalarak devam etmiştir. Nihayetinde bu baskı Türkiye’nin eski müttefiki
Sovyet Rusya’dan tamamen uzaklaşarak Amerika ve İngiltere’ye yaklaşmasına
neden olmuştur.
It is likely to say that there is a regression between Turk-Soviet relation after
Montreux Conference. Particularly after the World War II, Soviet Russia which
don’t enlarge the Treaty of 1925 applied intensive pressure about bosphoruses over
Turkey. Through diplomant Molotof, Soviet Russia informed that they are not
pleased about present bosphoruses regime and they ask for some demands.
Specially being defend the territory of bosphoruses together and hereby in this area
will be given to Soviet Russia as an military base, among these demands. The
demands and pressures of Soviet Russia were examined in details both internal and
external media. Especially, there were some texts which strictly oppose the
expansionist policies of Soviet Russia and which also support Turkey in external
media. In spite of all pressures of Soviet Russia, Turkey supported by western
countries especially America and England refused the demands of Soviet Russia
about bosphoruses. The pressure which was felt intensely between 1945-1946 was
diminishing gradually until Stalin’s dead. Ultimately, owing to this pressure Turkey
moved completely away from it’s old ally Soviet Russia and became closer with
America and England.