Bu çalışmada mahremiyet, birey ve grupların kendilerine ne kadar erişim sağlanabileceğini kontrol edebildikleri bir kavram olarak görülmektedir. Çünkü birey ve gruplar kendilerine dair ne kadar bilgi paylaşımı yapıp yapmayacaklarına karar vererek mahremiyet algılarını ortaya koyarlar. Bu algıyı şekillendiren en önemli faktör de teknolojik alanda yaşanan hızlı gelişmeler ve buna bağlı olarak yaygınlaşan sosyal medya kullanımı olmuştur. Özellikle son zamanlarda üniversitede öğrenimi gören gençler arasında, yaşanılan anı paylaşma ve düşüncelerini takipçilerine iletme isteği giderek artmış onlar arasında bir paylaşma kültürü meydana gelmiştir. Bu eksende bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin çevirim içi mahremiyet algıları ile sosyal medya kullanımları arasındaki ilişkiye yer verilerek bu ilişkiyi etkileyen temel faktörlerin neler olduğunu ortaya koymaktır. Bu amaçla, nicel araştıma yöntemi kullanılarak, yaş, cinsiyet, aile tipi, yaşadıkları yer, öğrenim görülen fakülte ve sınıf gibi demografik değişkenler ile onların çevirim içi mabremiyet algıları arasındaki ilişki irdelenmiştir. Araştırmanın örneklemine Ordu Üniversitesi Cumhuriyet Yerleşkesi’nde lisans düzeyinde öğrenim gören 500 öğrenci dahil edilmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, üniversite öğrencilerinin sosyal medya kullanımı ve mahremiyet algısı arasındaki değişkenlerden aile tipi, en uzun yaşanılan yer, sosyal medya kullanım süresi ve sıklığı, kendi profil fotoğrafı ve kendi ismini kullanma değişkenleri ile çevirim içi mahremiyet algısı arasında bazı anlamlı farklılıklar olduğu görülmüştür. Gözlemlenen bu değişkenlerin enformasyon mahremiyetinin biçimlenmesinde etkili olduğu düşünülmektedir. Enformasyon toplumunda bilgi hızlı bir şekilde yaygınlaşmakta ve dolayısıyla mahremiyet algılarını da değişim ve dönüşüme uğratmaktadır. Bu nedenle bu çalışma, toplumdaki diğer farklı grupların enformasyon mahremiyeti algılarına yönelik araştırma yapılmasına ve çıkarımlarda bulunulmasına katkı sağlayacaktır.
In this study, privacy is seen as a concept that individuals and groups can control how much access can be provided to them. Because individuals and groups decide how much information they want to share about themselves and reveal their perceptions of privacy. The most important factor shaping this perception has been the rapid developments in the field of technology and the widespread use of social media accordingly. Especially among the young people studying at the university, the desire to share the moment and convey their thoughts to their followers has increased, and a culture of sharing has emerged among them. In this axis, the aim of this study is to reveal the main factors affecting this relationship by giving place to the relationship between university students' online privacy perceptions and their use of social media. For this purpose, using the quantitative research method, the relationship between demographic variables such as age, gender, family type, place of residence, faculty and class, and their perceptions of online privacy was examined. The sample of the study included 473 undergraduate students at Ordu University Cumhuriyet Campus. According to the findings obtained in the study, it was seen that there were some significant differences between the variables of university students' social media use and privacy perception such as family type, longest place of residence, duration and frequency of social media use, self-profile photo and using one's own name, and online privacy perception. . These observed variables are thought to be effective in shaping information privacy. In the information society, information is spreading rapidly and thus, it also changes and transforms the perceptions of privacy. For this reason, this study will contribute to research and inferences about the information privacy perceptions of other different groups in the society.