Amaç: Bu araştırmada, riskli olan ve olmayan gebelerde algılanan sosyal destek ve stresle başa çıkma tarzlarının karşılaştırılması amaçlandı.
Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte yapılan araştırmanın örneklemine, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesindeki bir devlet hastanesinde araştırmaya alınma kriterlerine uyan ve gönüllü olarak katılan kadın doğum servisinde yatan 189 riskli olan, rutin kontrolleri için gebe polikliniklerine başvuran 188 riskli olmayan toplam 377 gebe kadın alındı. Araştırmanın verileri, Kişisel Bilgi Formu, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği (ÇBASDÖ) ve Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği (SBÇTÖ) ile toplandı. Araştırmaya başlamadan önce ölçek kullanımı için ölçek sahibinden izin, kurum izni, etik kurul izni ve araştırma kapsamındaki gebe kadınlardan bilgilendirilmiş yazılı onam alındı. Verilerin değerlendirilmesinde, tanımlayıcı istatistikler, parametrik ve nonparametrik testler kullanıldı.
Bulgular: Riskli gebelerin %41.3’ünde düşük tehdidi, %25.9’unda erken doğum tehdidi, %16.9’unda idrar yolları enfeksiyonu, %11.6’sında hiperemezis gravidarum ve %4.3’ünde hipertansiyon olduğu bulundu. Riskli olan ve olmayan gebelerin ÇBASDÖ toplam puan ortalamaları arasında istatistiksel açıdan farklılığın anlamlı bulunduğu belirlendi (p<0.05). Riskli olan ve olmayan gebelerin SBÇTÖ alt boyut puan ortalamaları arasında istatistiksel açıdan farklılığın anlamlı bulunmadığı saptandı (p>0.05). Riskli olmayan gebelerin eğitim düzeyi, meslek, sosyal güvence, ekonomik durum ve eşle iletişim durumuna göre ÇBASDÖ toplam puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan farklılık anlamlı bulundu (p<0.05). Riskli gebelerin eğitim düzeyi, meslek, eş eğitim düzeyi, eş mesleği, ekonomik durum ve uzun süre yaşanılan yere göre ÇBASDÖ toplam puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan farklılık anlamlı bulundu (p<0.05). Riskli olmayan gebelerin eşle iletişim durumuna göre SBÇTÖ “İyimser Yaklaşım” ve “Kendine Güvenli Yaklaşım” alt boyut puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan farklılık anlamlı bulundu (p<0.05). Riskli gebelerin risk tanısı ve eğitim düzeyine göre SBÇTÖ “Çaresiz Yaklaşım” ve “Boyun Eğici Yaklaşım” alt boyut puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan farklılık anlamlı bulundu (p<0.05). Riskli olmayan gebelerin gebelik sayısı (r=-0.188), düşük sayısı (r=-0.169) ve doğum sayısı (r=-0.149) ile ÇBASDÖ “Aile” alt boyut puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan anlamlı negatif yönlü ilişki bulundu (p<0.05). Riskli gebelerin gebelik sayısı (r=0.198), doğum sayısı (r=0.199) ve yaşayan çocuk sayısı (r=0.210) ile SBÇTÖ “Boyun Eğici Yaklaşım” alt boyut puan ortalaması arasında istatistiksel açıdan anlamlı pozitif yönlü ilişki bulundu (p<0.05). Riskli olmayan gebelerin ÇBASDÖ toplam ve alt boyut puan ortalamaları ile SBÇTÖ “İyimser Yaklaşım”, “Kendine Güvenli Yaklaşım” ve “Sosyal Destek Arama” alt boyut puan ortalamaları arasında istatistiksel açıdan anlamlı pozitif yönlü ilişki saptandı (p<0.05). Riskli olmayan gebelerin ÇBASDÖ toplam puan ortalaması ile SBÇTÖ “Çaresiz Yaklaşım” ve “Boyun Eğici Yaklaşım” alt boyut puan ortalamaları arasında istatistiksel açıdan anlamlı negatif yönlü ilişki saptandı (p<0.05). Riskli gebelerin ÇBASDÖ toplam ve “Aile”, “Arkadaş” alt boyut puan ortalamaları ile SBÇTÖ “İyimser Yaklaşım” ve “Kendine Güvenli Yaklaşım” alt boyut puan ortalamaları arasında istatistiksel açıdan anlamlı pozitif yönlü ilişki saptandı (p<0.05).
Sonuç: Riskli olmayan gebelerin algılanan sosyal destek düzeyi riskli gebelere göre daha yüksektir. Sosyal destek algısı yüksek riskli olan ve olmayan gebeler daha fazla iyimser ve kendine güvenli yaklaşım içinde bulunmaktadır. Riskli olmayan gebeler sosyal destek algısı arttıkça daha az çaresiz ve boyun eğici yaklaşımı benimsemektedir.
Aim: In this study, it was aimed to the comparison of perceived social support and stress coping styles in pregnant women with and without risk.
Material and Method: The sample of the descriptive study included 377 pregnant women in total who 189 pregnant women with risk in the maternatiy ward and 188 pregnant women without risk applied to pregnant outpatient clinics who meeting inclusion criteria and volunteer to participate in the research in a public hospital in the Black Sea region of Turkey. The data of the study were collected with Personal Information Form, Multidimensional Scale of Perceived Social Support (MSPSS), Styles of Coping Inventory (SCI). Before starting the research, permission from the scale owner, institutional permission, ethics committee permission and informed written consent from pregnant women within the scope of the study were obtained. Descriptive statistics, parametric and nonparametric tests were used to evaluate the data.
Results: It was found threat of miscarriage in %41.3, threat of preterm labor in %25.9, urinary tract infections in %16.9, hyperemesis gravidarum in %11.6 and hypertension in %4.3 of pregnant women with risk. It was determined that there was a statistically significant difference between the MSPSS total mean scores of pregnant women with and without risk (p<0.05). It wasn’t determined that there was a statistically significant difference between the SCI sub-dimension mean scores of pregnant women with and without risk (p>0.05). It was found that there was a statistically significant difference between the education level, occupation, social security, economic status and communication with the spouse of pregnant women without risk and the MSPSS total mean score (p<0.05). It was found that there was a statistically significant difference between the education level, occupation, spouse education level, spouse profession, economic status and long-term living of pregnant women with risk and the MSPSS total mean score (p<0.05). It was found that there was a statistically significant difference between the communication with the spouse of pregnant women without risk and the "Optimistic Approach" and "Confident Approach" sub-dimension mean scores of the SCI (p<0.05). It was found that there was a statistically significant difference between the risk diagnosis and education level of pregnant women with risk and the "Desperate Approach" and "Submissive Approach" sub-dimension mean scores of the SCI (p<0.05). A statistically significant negative correlation was found between the number of pregnancies (r=-0.188), the number of abortions (r=-0.169) and the number of births (r=-0.149) of pregnant women without risk and the “Family” sub-dimension score of the MSPSS (p<0.05). A statistically significant positive correlation was found between the number of pregnancies (r=0.198), the number of births (r=0.199) and the number of living children (r=0.210) of pregnant women with risk and the “Submissive Approach” sub-dimension score of the SCI (p<0.05). There is a statistically significant positive correlation between MSPSS total and sub-dimension mean scores and the "Optimistic Approach", "Confident Approach" and “Seeking Social Support” sub-dimension mean scores of the SCI of pregnant women without risk (p<0.05). There is a statistically significant negative correlation between MSPSS total mean score and the"Desperate Approach" and "Submissive Approach" sub-dimension mean scores of the SCI of pregnant women without risk (p<0.05). There is a statistically significant positive correlation between total mean and the “Family”, the “Friend” sub-dimension mean scores of the MSPSS and the "Optimistic Approach" and "Confident Approach" sub-dimension mean scores of the SCI of pregnant women with risk (p<0.05).
Conclusions: The perceived social support level of pregnant women without risk is higher than pregnant women with risk. Pregnant women with and without risk with high perception of social support are more optimistic and self-confident. As the perception of social support of pregnant women without risk increases, they adopt a less desperate and submissive approach,